• Hyalüronik Asit: Cildin nemini sağlar. Cildin bağ dokusunun da nemlenmesini sağladığı için cilt görünümünde önemli rol oynar. Bu faydası sayesinde yaşlanmaya karşı savaşır. Kurumuş ciltlerde özellikle faydalıdır. Bu özelliğine ek olarak yara iyileşmesinde önemli rol oynar. Büyük bir molekül olduğu için cilde dışarıdan sürülerek uygulandığında cilt tarafından emilemez ancak yoğun yapısı sayesinde cilt üzerinde parçalanmadan kaldığı için cilt altı dokudan nem kaybına engel olduğu gibi ciltte ipekimsi bir hissiyat oluşturur. 
• DMAE: Elastin ve kolajenin çapraz bağlarını koruyarak ciltte sıkılaştırma etkisi sağlar.
• Organik Silisyum: Bağ dokusunun yapı taşıdır. Fibroblast, kolajen ve elastin üretimini artırır. Cildin elastikiyetini korumasını sağlar.
• Somon DNA: Cilt hücrelerinin bozulmasını engelleyen, bağ dokusunu iyileştiren ve anti-oksidan etkileri olan bir maddedir. Ayrıca cildin nemlenmesini de sağlar.
• Glutatyon: anti-oksidan ve detoks etkileri ile cildin yaşlanmasına karşı savaşır. Cilt lekelerine karşı savaşır.
• Asian Centella: Kan aşımını artırarak cildin canlanmasını sağlar.
• Ginkgo Biloba: Kılcal damarları genişleterek kan akımını artırır ve yaşlanmaya karşı etki gösterir.
• Coenzim Q10: oldukça etkili bir anti-oksidandır ve serbest radikallere karşı cilt yapısını korur. Enerji üretimine destek olduğu gibi iyileşmede de önemli rol oynar.
• Arjirelin: Ciltte toksin etkisine benzer etki göstererek, ince kırışıklıkların azaltılmasında rol oynar.
• Aminoasitler (Ala, Arg, Asp, Cys gibi): Cilt dokusunun oluşturulmasında yapı taşıdırlar ve yeni kolajen ve fibroblast sentezini destekler. Aynı zamanda cildin aydınlanmasını sağlarlar.
• Vitaminler (A, B, C, E gibi): Cilt hücrelerinin doğal süreçlerini uyararak cildin görünümünü canlandırır. A vitamini kolajen ve elastin üretimini desteklerken, C vitamini kolajen sentezini uyarır, cildin renginin koyulaşmasına, diğer bir deyişle lekelere, neden olan melanin üretimini baskılar. Vitamin E antioksidan etki ile cildin pürüzsüzlüğünü sağlarken, K vitamini ise mikrodolaşımı düzenleyerek cildin parlaklığını ve canlılığını artırmayı sağlar.
• Mineraller: Cildin yapıtaşlarını destekler
• Eser Elementler (Çinko, Selenyum, Bakır gibi): Cildin biyokimyasını dengelemek, doğal fonksiyonlarını sürdürmesini desteklemek, serbest radikallere karşı korunmasını sağlamak ve dokuların tamir sürecini desteklemek amacıyla kullanılırlar. Kolajen ve elastin biyosentezinde rol aldıkları için cildin daha sıkı ve pürüzsüz bir dokuya sahip olmasını sağlarlar.

Bu ürünlere ek olarak, cildin yaş alma sürecinde cilt dokusunda kolajen ve elastin üretimini artırmaya yönelik tedavide kullanılan başka ürünler de bulunmaktadır. Hibrit tedavi olarak da bilinen bu uygulamada kullanılan 3 molekül bulunmaktadır: 

• Kalsiyum hidroksiapatit (CaHA): Cİlt rejüvenasyonu sağlayarak doku kaybının tedavi edilmesi amacıyla kullanılırlar. Fibrobalstları aktive ederek kolajen oluşumunu artırırlar. 
• Polilaktik asitler (PLLA): Deride gevşeklik çökme ve ince kırışıklıklar gibi ciltte rejüvenasyon sorunlarının tedavisinde kullanılır. Kolajen sentezini uyararak dokunun kendi kolajenini oluşturmasını sağlar.
• Polikaprolakton (PCL): Biyostimülan olarak kullanılır. Kolajen sentezini uyararak dokunun kendi kolajenini oluşturmasını sağlar.

Bu ürünler daha derin dermise uygulanarak vücudun kendi üretimini artırmasını sağladıkları için genelde ilk uygulandığı anda etki etmekten ziyade yaklaşık 1-3 ay içinde etki göstermektedirler. 

Son dönemlerde hücresel mezoterapi ürünlerinin kullanımı da yaygınlaşmıştır. Kişinin kendisinden alınan hücrelerden (otolog) ya da sünnet derisinden elde edilen fibroblast hücre uygulaması (alloblast) ve en son olarak da kordon bağında ya da yağ hücreleri gibi çeşitli hücrelerden salgılanan hücresel ürünler (eksozom) kullanılmaya başlanmıştır.

Yaş alma izlerini geciktirmeye yönelik mezoterapi tedavileri dışında, bölgesel yağlanma ve selülit tedavisinde de mezoterapi uygulamaları başarılı sonuçlar sağlayabilmektedir. Bu amaçla çeşitli ürünler uygulanmaktadır ve bu işlemlerde amaç bölgesel olarak yağ dokunun ya da selülitlerin parçalanarak istenmeyen görüntüden kurtulabilmektir.

• Fosfatidilkolin: Soya lesitininden üretilen fosfatidilkolin, trigliseridlerin ve kolesterolün yakılmasını sağlarlar.
• Deoksikolat: yağ hücrelerinin çeperindeki yağlar üzerinde deterjan etkisi yaratarak bu hücrelerinin küçülmesini, parçalanmasını ve lenfatik drenaj ile vücuttan atılmasını sağlar.
• L-karnitin: Yağ asitlerinin, hücrelere götürülerek adeta enerji kaynağı olarak kullanılmasını sağlar.
• Kafein: Kan akımının artırılmasını sağlamanın yanı sıra, hücrelerden kana yağ salımının artırmasını ve vücudun bu yağların vucüt metabolizmasıyla yakılmasını sağlar.

Uygulanacak ürünler, bölgeler ve miktarları kişinin yaşı, durumu ve yaşam sürecine göre değerlendirilip planlanır.

Gelişen teknoloji ile her geçen yıl yeni ürünler geliştirilerek kişilerin “yaşının güzeli şeklinde yaş almaları” sağlanmaktadır. Mezoterapi tedavisi uygulanan kişilerin ciltlerinde tonus artışı, cildin sıkılaşması, kırışıklığın azalması, canlılık, parlaklık ve ışıltı gözlenmektedir.